Evde geçirilen bu zor günlerde aile içi iletişim ve ebeveynlerin çocuklara yaklaşımlarına yönelik Sınıf Öğretmeni Kardelen Özdemir'den birbirinden faydalı tavsiyelerle dolu sürükleyici bir yazı.
egitimgen.com keyifli okumalar diler.
ÇOCUKLARA NE İYİ GELİR?
'Bir kapıyı açmak için var gücümüzle yüklenirken aslında tek yapmamamız gereken şey kapıyı kendimize doğru çekmektir.' diyordu İSABELLA FİLLOZAT
İşte tam da içinde bulunduğumuz bu zamanda benimle ve bu yazımla tanışanlar için kapının yönünü belki birlikte keşfedebiliriz.
Her şeyin topraktan geldiği ve yine toprağa gittiği gerçeği tarım toplumundan gelen bizlere, çok küçükken öğretildi. Karantina zamanlarında ekmeksizliğe katlanamamayı düşünüp, bulaşıyı göze alarak sokaklara adımlarımızı da buğday tohumu için atmadık mı zaten? Haydi gelin buradan başlayalım birbirimizi anlamaya.
Şayet çocuklarımızın dünya için iyi bir tohum olduğunu unutmazsak, belki de bir çocuğun yaşam için nasıl bir mucize olduğunu anlayabiliriz.
Şu an ebeveynler çocuklarıyla hiç olmadıkları kadar fazla zaman geçiriyorlar. Onlarla bazen zorda kolayda bazen çatışmada uzlaşmada birlikteler. Anne babalar da bu süreçte çocuklarıyla eğitimin aslında sadece okulda olmadığını tekrar fark ediyorlar. Unutmayalım ki çocukların ilk öğretmenleri zaten anne babalarıdır. Okullar ise bu noktada çocuklarımızın sınırlarını keşfetmeleri, sosyal uyum yakalamaları ve beceri kazanmaları için bir çatıdır. Şu an okullar kapalı! Ve ne kadar sonra okullarımızda buluşacağız bunu hiçbirimiz bilmiyoruz.
O zaman en değerlilerinize ömür boyu süren görevlerinizden yeni bir tanesi daha eklendi diyebilir miyiz?
Yani görevimiz tehlike mi acaba?
Belki bu görev bizi bu zamandan alıp başka bir zamana götürecektir. Peki ama hangi zamana?
Çocuklarımızın sınırlarını, kaygılarını, korkularını görme ve geliştirme zamanına…
Kendimizi tanıma, saygı sevgi sorumlulukları hatırlama, hür ve adil şekilde yaşamayı hatırlama zamanına…
Şimdi ise içinde bulunduğumuz zamana bakarsak, çocuklarımız bu sürede akademik online eğitimler ile ekran başındalar. O halde ekranlardan biraz uzaklaşalım. Peki neler yaparsak çocuklarımız için daha yararlı ve daha sağlıklı olur?
- Akıl vermek doğamızda vardır ama akıl vermeden örnek olaylar ve anılarımızla çocuklarımıza çıkarım için fırsatlar sunarsak
- İhmal etmemek için onları iyi gözlemlersek
- Yaşamın Denge olduğu gerçeğini unutmazsak
- Özgürleşmeleri ve kendini bulmaları için şefkatle konuşursak
- Dürtülerimizin arzularımızın yerine sözcüklerimizi koyarsak
- Çocuğumuzla rekabete girmememiz gerektiğini, onların bizlerin minyatürü olmadığını hatırlarsak
- Çocuklarımızın biz yetişkinleri her zaman bağışlamak istediklerini aklımızdan çıkarmazsak
- Fiziksel temasın faydasını (oksitosin, dopamin, serotonin-mutluluk hormonu- salgıladığını)derin nefesi, teselli veren anne baba sesini, müziği, onları güldürmeyi, unutmazsak
- Fiziksel egzersize, çocuklar ve aileleri için hazırlanmış 3-15 yaş grubu ve yetişkinleri kapsayan ve içeriğinde duygulara, nefese, uykuya, farkındalık hikayelerine yer veren ''RelaxFamily'' uygulamasını incelersek
- Çocuklarımızla mutfakta yemek denemeleri yaparken insanın ikinci beyninin bağırsakları olduğunu, çok sevdiğimiz!Şekerin mizaç değişikliği, dikkat dağınıklığı ve saldırganlık yaptığını görmek için araştırmaları okursak
- Korona virüsün zulüm olduğu şu günlerde onların üzerinde sevgimizi zulüm olarak kullanıp sevgi ile istendik davranışları takas etmezsek
Bu karanlık anlara bir ışık ve bir ses oluruz.
İşte bu zamanlarda temas yok sözünden dönüştürerek zihinlerimizde temasa geçeceğiz. Şefkat depomuzu dolduracağız. Hem de ağzına kadar… Oradan çocuklarımızın coşkuları akacak ve biz o coşkularına karşılık vereceğiz. Bazen sakin, bazen heyecanlı, bazen duygulu bazen de hüzünlü…
Ve sakin olacağız hep acaba mı diyeceğiz, neyi eksik yaptık, neyi daha iyi yapabilirdik diye soracağız ve tamamlanamadığımızı fark edeceğiz.
Maaile 'Duygu Dilini' öğreneceğiz. Seveceğiz, sayacağız, anlayacağız.
Sınıf Öğretmeni                                                                                                               Kardelen ÖZDEMİR